Cuma, Nisan 26, 2024
spot_imgspot_img

Top 5 This Week

spot_img

Related Posts

ABD’nin Kasım Süleymani Operasyonu ve Olası Etkileri

Giriş

Kasım Süleymani operasyonunun bölge politikaları açısından son dönemde yaşanan en önemli olay olduğunu söylemek abartı olmayacaktır. Bu zamana kadar olan dönemde İran kontrollü gerginlik politikası uygulamakta, ABD ise bölgedeki güvenliğine karşı yürütülen küçük çaplı sistemli operasyonlara nispeten tepkisiz kalıyor gibi izlenim vermekteydi. Görülen o ki Trump gerek seçim öncesi iç politikada aldığı tepkiler, gerekse bölgedeki itibarını zayıflatmamak adına böyle bir operasyona onay verdi. Bununla birlikte olayın karşı tarafta bir savaş sebebi olarak nitelendirileceğinin farkında ve olası etkilerini de tamamen üstlenmiş görünüyor. Kuşkusuz beklenmedik şekilde gelişen bu olay ABD-İran ilişkilerinin seyrini tamamen değiştirecektir.

Kasım Süleymani İsmi Neden Önemli?

Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin İran açısından normal bir olay olarak değerlendirilmesi mümkün değil. İran’ın kara kutusu nitelendirmesi yapılan Süleymani, devrimden itibaren İran’ın askeri kanadını ve dış siyasetini yönlendiren önemli isimlerin başında gelmekteydi. Süleymani, Devrim Rehberi Hamaney’in manevi evlat, yaşayan şehit olarak isimlendirdiği ve direkt olarak Rehber’e bağlı olan Devrim Muhafızları’nın Küdüs Gücü komutanı ve Ortadoğu politikalarının yönlendiricisi niteliğindeydi. Resmi hiyerarşiyi bir tarafa bırakırsak Hamaney’in ardından İran’ın ikinci en önemli figürü ve devrim ihracı politikasının ülke dışındaki koordinatörü olarak görülmekteydi. Dolayısıyla hedef alınan isimle birlikte İran’a verilen mesaj çok net.

ABD Neden Süleymani’yi Tercih Etti?

Kasım Süleymani’nin güvenlik tedbirlerini neden artırmadığı veya İran’ın devletinin en önemli komutanını neden koruyamadığı önemli bir eleştiri konusu. Fakat İran’ın birçok stratejik isminin ABD ve İsrail istihbaratı tarafından gölge gibi izlendiği de herkes tarafından bilinen bir gerçek. Yani bölge hala fiili işgal altında ve ABD buna benzer birçok operasyonu anında hayata geçirebilecek istihbari bilgiye ve askeri kabiliyete sahip. Dış politika anlamında Trump bu güne kadar çekinilen böylesine ağır bir askeri operasyonun siyasi maliyetini de göze almış görünüyor ve bölgede ABD varlığını tüm taraflara hissettirmek amacında. İçeride ise yaklaşan başkanlık seçimleri öncesinde tüm dünyada yükselen milliyetçi dalganın arkasına alma hedefinde. Operasyon sonrası yapılan Amerikan bayrağı paylaşımı da gerek bu amacın, gerekse operasyonla verilmek istenilen mesajın sembolü niteliğinde.

Operasyonun Zamanlaması Nasıl Okunmalı?

Hatırlanacağı üzere 1979 Devrimi sırasında Tahran’da bulunan ABD Büyükelçiliği İranlı öğrenciler tarafından 4 Kasım 1979’da işgal edilmiş ve 52 diplomat 44 gün boyunca rehin tutulmuştu. ABD bu sansasyonel olay karşısında kamuoyunu tatmin eden net bir eylem gerçekleştiremedi ve olay ABD’nin itibarı anlamında eleştiri konusu olarak günümüze değin devam etti. Aynı şekilde 31 Aralık 2019’da ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği’nin Kudüs Gücü’yle birlikte hareket eden Haşdi Şabi destekli bir grup tarafından işgal edilmesi Trump’ın iç politikada yoğun eleştiriler almasına sebep oldu. Trump tüm bu eleştirilere 40 yıl öncesine gönderme yaparak cevap verdi ve ABD’nin bölgedeki etkinliğinin azaldığı eleştirilerine karşılık hala en önemli aktör olduğunu tüm dünyaya kanıtlamış oldu.

İran’ın Bu Operasyona Cevabı Ne Olur?

Yakın dönemde Devrim Muhafızları ABD’nin terör listesine alındı ve buna cevap olarak İran da bütün ABD ordusunu terör örgütü listesine dâhil ettiğini duyurdu. Aslında iki devlet arasındaki ilişkiye bakıldığında gerek İran tarafından ABD’nin bölgede bulunan stratejik noktalarına yapılan saldırılar, gerekse ABD’nin bu girişimi her iki devlet açısından da hukuki bir zemine sahip. Fakat bu olaya kadar mevcut statüler bölge politikalarında bir argüman olarak ön plana çıkarılmamakta, her iki güç de çıkarları doğrultusunda bir şekilde Irak’taki varlıklarını sürdürmekteydi.

Operasyonun boyutuna baktığımızda direkt olarak bir devlete yönelik yapılan bu saldırı karşısında İran’ın sessiz kalması hem ideolojik olarak, hem de bölge bazında yenilgiyi kabul etmesi demek. Devrimin kazanımlarına tamamen aykırı olan bu politikanın benimseneceği hiç olası gözükmüyor. Bunun yanında İran da karşılıklılık çerçevesinde ABD’nin benzer statüdeki bir yetkilisine karşı böyle bir saldırıyı göze alamayacaktır. Karşılıklı klasik bir cephe savaşı gibi bir durum da söz konusu değil, ama bölgesel olarak çatışma merkezinin Irak olacağı kesin olarak söyleyebiliriz. Aslına bakarsak hâlihazırda bölgede zaten bir savaş ortamı mevcut. Bu olayla birlikte vekâlet savaşlarının bölgenin hâkimleri tarafından üstlenildiğini söylememiz mümkün. Böyle bir konjontürde İran’ın direkt olarak ABD’nin Ortadoğu’daki önemli yetkililerine veya üslerine, tesislerine karşı bir operasyon geliştirmesi olası görünüyor.

Sonuç

Başkanlık süresi boyunca tüm dünyada eleştiri alan ve görece şeffaf politikalar izleyen Trump, uluslararası ilişkiler açısından realist/pragmatist politikanın son dönemdeki önemli bir uygulayıcısı olarak değerlendirilmektedir. ABD önceden olduğu gibi gizli kapaklı anlaşmalar veya askeri operasyonlar yapmak yerine, artık politikalarını açık bir şekilde ilan etmekte ve cesurca bunları uygulamaktadır. Yapılan operasyonda emrin ABD Başkanı tarafından verilmesi ve bunun arkasında durulması son derece önemli. Yapılan bu hamle, bölgede Amerikan hâkimiyeti sınırlarında bulunan toprakların Trump’ın kırmızı çizgisi olduğunu gösterdi.

Uyguladığı ambargolarla sistemli bir şekilde İran’ı zayıflatan Trump, bu baskıları en üst düzeye çıkarmış durumda. Trump’ın nihai amacı her ne kadar rejimi devirmek olsa da, güçlü bir alternatif üretemediğinden dolayı bunun halen çok zor bir ihtimal olduğu görülmekte. Fakat bölgede İsrail’le birlikte güçlü şekilde var olacağını söylemek mümkün. Bunun karşısında ise İran, Rusya ve Çin’in desteğini almaya çalışarak ABD’nin bölgedeki nüfuzunu kırmak amacıyla faaliyetlerini yoğunlaştıracak. Zira ekonomi ve dış politika konularında yalnızlaştırılan İran, bölgede de böylesine bir baskıya boyun eğmemek adına elindeki tüm gücünü kullanmaya gayret görterecektir.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popular Articles