Devletten ilk amacı güç elde etmektir. İnsan doğası gereği bencil hırs peşinde koşan bir varlıktır.
Sistem: bir yapı ve birbirleri ile etkileşim halinde olan birimlerin oluşturduğu bir bütündür.
Neorealizm: Uluslararası politika analizinde sistem ve yapı üzerine odaklanan realiste oraya verilen addır.
Mahkûmların ikilemi oyunu: realistlerin uluslararası işbirliğinin neden zor olduğunu anlatmak için kullandıkları metodolojik bir araçtır.
Neorealizm, sistemik ya da yapısalcı realizm olarak da adlandırılmaktadır.
Neoklasik realizm: devletlerin sistemdeki davranışlarının sadece sistematik faktörlerle değil, aynı zamanda iç politikada kaynaklanan faktörlere bağlı olduğunu savunan realist teoridir.
Savunmacı realizm: devletlerin daha fazla güç peşinde koşmak yerine daha ılımlı politikalar izlemelerini ve böylece hayatta kalmalarını paylaşacağını savunan realist teoridir.
Savunmacı realistler devletlerin gücünü devamlı olarak arttırmak istemesinin çok akıllıca bir strateji olmadığını çünkü devletlerin çok fazla güç kazanma çabası içine girdikleri zaman sistemin onlar cezalandırılacağını savunurlar.
Revizyonizm: Devletlerin statükoyu değiştirmek amacıyla uyguladıkları politikadır.
Saldırgan realizm: Devletlerin daha fazla güç kazanmaları ve devamlı olarak diğerleri karşısındaki konumlarını güçlendirmeleri gerektiğini savunan realist yaklaşımdır.
Bağımlılık teorisi: 3. dünya ülkelerinin geri kalmışlığını temel sebebi gelişmiş ülkelere sermaye ve teknoloji açısından bağımlı olması ile açıklamaktadır.
Neo kolonyalizm: Sömürgeciliğin doğrudan işgal yoluyla değil siyasi, ekonomik ve kültürel araçlarla dolaylı olarak yürütüldüğünü anlatmak için kullanılan kavramdır.