İPEK YOLU: Ticaret yolu Çin’den başlayıp Orta Asya’dan geçip Avrupa’da son bulan yoldur. Kafkasya’nın güney bölgelerinden geçtiği için çalışma alanımız içine girmektedir. Bu yol 1600-1900 yılları arasında kullanılmıştır.
BAHARAT YOLU: Goa (Hindistan) Limanı’ndan başlar. Daha sonra Anadolu’ya kadar uzanır. 1500’lerin sonra bu yolların bulunmasıyla taşıma maliyeti artıyor.
ALTINORDA DEVLETİ: Tatar bir devletti. Moskova’yı yüzyıllar boyunca elinde tuttu. Tatarlar Kazan’da yaşar. Altın orda Devleti’nin merkezidir. Astrahan ise ikinci büyük kentidir. Orta Asya’da kentleşmeyi ilk kuran Tatarlardır. Ticaret dediğimizde akla gelen ilk topluluktur. Çarlık Rusya’sı büyümeye başladığında Hazar ve Astra Han’ı almıştır. Rusların kontrolüne geçen ilk topluluk Tatarlar olmuştur.
Kazaklar Rusya’da yaşayan Slav topluluk Kazakistan’daki yaşayan Kazaklardan değildir! Kozaklar da denir. Kozaklar yağmacıdır. Savaşçıdır. Tarım ve hayvancılıkla uğraşmayı hakaret sayarlar. Korkunç İvan Kozakları da kontrol altına almayı başarmıştır. Doğuya doğru genişlemesinde bu iki toplumu kullanarak güçlü bir Rusya ortaya çıkmaya başlıyor.
PETRO DÖNEMİ: 1700’lü yıllarda iktidara geliyor. Rusya’yı batılılaştırmış, Batı’yı düşmanlaştırmamıştır. St. Petersburg’u kurmuştur. O kenti Avrupa ile ticarette kullanmıştır. Kozakları kalelere yerleştiriyor. Bölge tarihini bu strateji değiştiriyor. Kaleler bu alanları kontrol altına almaya çalışıyor. Konargöçerler kuzeyden güneye, güneyden kuzeye geçemiyor. Kozaklar onları vergiye bağlıyor. Bundan dolayı yerleşik yaşama geçiliyor. Sınır hattı çekiliyor.
YEDİ YIL SAVAŞLARI (1756-1763) VE SONRASI: İngiltere – Fransa, Hindistan toprakları için savaştı. İngiltere kazanıyor. Amerika’da vergi arttırıyor. Amerika bu ağır vergileri kaldıramıyor ve Bağımsızlık savaşı veriyor. Fransa’da 7 yıl savaşlarını kaybettiği için halkından ağır vergiler toplamaya başlıyor. Bu vergileri ödeyemeyecek duruma gelen halkı Fransız İhtilali’ne uzayacak bir süreç bekliyor olacaktı. Hindistan artık İngilterenindi ve İngiltere artık yeni Asya gücü olmuştu. Bu noktada İngiltere ve Rusya’nın Asya’daki büyük oyunu başlıyor. Rusya gözünü boğazlara çeviriyor. İngiltere de bunun üzerine Osmanlı Devleti yanında yer alıyor.
İran o dönemde kuzeye çıkmaya çalışıyor. Rusya ise güneye inmeye çalışıyordu. 1850’lerde Osmanlı- Rus Savaşı (Kırım) yaşanıyor. İngiltere ve Fransa, Osmanlı Devleti yanında yer alıyordu. Sebebi güç dengesi idi. Savaşın kazanının tazminat verdiği tek savaştır. Osmanlı Devleti, İngiltere ve Fransa’ya ödemiştir.’’ Türkler Kırım’da Hristiyanlık için savaştı .’’ algısı oluşuyor. Paris Antlaşması ilk kez Islahat Fermanı’na bölüm ayırıyor. Rus etkisi biraz azalıyor. 1861’de Kuzey ve Güney Amerika Savaşı, Rusya üzerinde etkisini gösteriyor. Rusya’nın o dönemdeki sanayisi dokumaydı. Pamuk da Amerika’dan geliyordu. Pamuk ithalatı durunca Rusya’da işsizlik baş gösterdi. Gözler pamuk için Özbekistan’a çevrildi. Rusya doğuya yüzünü tekrar döndü. Taşkent ve Buhara’yı ele geçirdi. Bu bölgedeki hanlıklar; Hive, Buhara, Hohant.
Rusya 1890’lardan itibaren demiryolu döşemeye başlıyor. Parası olmadığı için vergileri arttırıyor. İsyanlar başlıyor. İngiltere ve Rusya ittifakı oluşuyor. İran’ı üçe bölüyorlar.
RUS İŞGALİNE KARŞI ORTA ASYA’DAKİ EKOLLER
Ruslar ile tarihsel ilişkileri en köklü olan toplum Tatarlardı. Rus işgallerine de ilk kez Tatarlar karşı çıktı. Rusya’nın işgallerine karşı birkaç küçük tepki oluştu.
Veli Molla: Batı’ya karşı olmaları gerektiğini dile getirmiştir. Batılı olan her şeye karşı çıkmıştır. Kadimciler olarak da adlandırılırlar. Kadimin kelime anlamı köklü ve eski demektir.
İsmail Gaspıralı: Rus yayılmacılığına karşı çıkmışlardır. Batı ile nasıl mücadele ederiz? Sorusuna, eğitim ile cevabını vermiştir. Bu eğitim Batı’dan gelen eğitimdir. Cedit mektepleri açmışlardır. Orta Asya’da birçok topluluk yaşıyordu ve bu insanlar birbirlerini anlamıyorlardı. Bu yüzden Gaspıralı, okulların açılması gerektiğini ve tek bir dilin konuşulması gerektiğini savunmuştur. İstanbul Türkçesi ile Tatar Türkçesi’nden oluşan karma bir dil oluşturma çabasına girmiştir. Gaspıralı yeni bir alfabe ve sözlük oluşturmuş ve Rus sınırında yaşayan Türkler için okullar açtırmıştır. Bir nesil sonra her insan birbirini anlayabilecek duruma geliyor.
Türkiye’nin muhafazakâr sağının gazetesi olan Tercüman’ın kurucusu İsmail Gaspıralı’dır.
Tancılar: Sosyalistlerden oluşan yayın organıdır. Sosyalizm bu şekilde yayılmıştır. Kazan Türklerinden oluşuyordu. 1917’deki Rus Devrimi’ni yapanlar gibi aynı şekilde düşünüyorlardı. Azerbaycan’ının 1859’da petrolleri ortaya çıktı. Rafineleri Rusya inşa etti. Petrolü Rusya aldı. Azerilere kültürlerini bıraktılar. Kozmopolittik bir toplum oluştu. Azerbaycan’da ‘’Himmet’’ adlı bir sosyalist dergi çıkardılar. Tancıların farklı bir koluydu.
Rus işgaline direnemeyenler konar-göçerler oldu. Yerleşikler daha tepkiliydi. Konar – göçerler Rus etkisini ve kültürünü hemen empoze ediyorlardı.
Mankırt : Özünden kopmuş, canavar. Cengiz Aytmatov söylemidir. Rus etkisini kabul eden göçebelere söylüyor. Yerleşikler göçebelerin özlerini yitirdiğini düşünür. 1905’te bu üç grup (Veli Molla, Gaspıralı ve Tancılar) her yerde şubeler açmaya başladı. Neden şimdi?
- Rusya’da isyanlar başladı. Duma kuruldu. Birçok hak tanıdı. Bu şubeler de o siyasi haklardan biridir. Basın özgürlüğü, yürüyüş ve grev hakkı.
1907’de bu haklar geri alındı. Bazı insanlar tutuklandı. 1908’de azınlıklara bazı haklar tanındı. Göçler başladı. Yusuf Akçura, Veli Molla tarikatından olanlar İstanbul’a geldi. Bunlar Türkçülük akımını Osmanlı Devleti’ne empoze edenlerdir. Sürekli bir etkileşim içindeydiler.
1917 RUS DEVRİMİ VE TÜRKLER
1917, Rusya için köklü değişimdir. Türki cumhuriyetler 1917’de nerede yer aldı? Rusya’daki bu hareket ordu içindeki bir hareketti. Türker’in tam net bir yeri vardı diyemiyoruz.
Beyaz Ordu; Çarlık’a karşı olanlardı. Kızıl Ordu ise komünistlerdi. Rusya topraklarındaki Türklerin SSCB yaklaşımına bakarsak hepsi Lenin ile görüşmüştü. Lenin isteklerine saygı duyuyordu. Türkleri, tatarları ve Başkırtların birleştirilmesini istedi. Rusya’ya bağlı bir federe birim şeklinde. Fakat başka bir halk ‘’Türkistan’’ adı altında bir devlet istiyor. Lenin bunu kabul ediyor. Bu topluluklar Lenin ve Kızıl Ordu’yu destekliyor. Lenin 1918’de sözünü tutuyor ve bu devletler kuruluyor. O devletler 1925’ten sonra bölünmeye başlıyorlar. Yeni isimler türetiliyor: Tacikler, Kazaklar, Kırgızlar.
Kazaklar; göçebe yaşayanlara verilen bir isimdi. 1924 ile beraber devlet isimleri haline geliyor. Önce sınırlar çizildi, sonra yeni kimlikler oluşmaya başladı. Tatarlar ile Başkırtlar ayrıldı. Özerk birimler haline geldi. Stalin iktidara geldi, ayrı diller ve alfabeler yaratıldı. Lehçe farklılıkları oluştu. 1940’lara gelindiğinde Kazaklar ve Kırgızlar birbirini anlayamaz hale geldi. SSCB Türki Cumhuriyetlere bir tarih yaratmak istedi. Özbekistan’a Timur, Kazakistan’a Cengiz Han kurtarıcıları empoze edildi.
SSCB KURULURKEN İKİ DÜŞÜNCE AKIMI ÖN PLANDAYDI;
Sultan Galiyev: Komünist Parti’nin en tepelerine kadar yükselen tek Türk. Lenin ile çok yakındı. Turan devletini savunuyordu. Aynı zamanda İslami kimliğini saklamazdı. ‘’ İslam ile komünizm çatışmaz.’’ der. Türk kesimi ile Lenin arasında arabuluculuk yapar. Lenin zamanında Türkler Komünist Parti’nin içinde yer aldı.
Basmacı Hareketi: Baskın yapan eşkıyalar, komünist devrim gerçekleştikten sonra eşkıya savaşı verenlerdir. Komutanları Enver Paşa’dır. Türklerin büyük bir kısmı komünizmi destekledi. 1918’de SSCB’den bağımsızlık ilanı veren ilk devlet Azerbaycan’dı. Türkiye, Azerbaycan’ı destekliyordu. Çünkü İngiltere ajanı olduğunu düşünüyordu. Emperyalist bir devlet yerine komünist bir devleti tercih ediyordu. Türkiye mücadelesine (Kurtuluş Savaşı) SSCB destek verdi. SSCB, Mustafa Kemal Atatürk’ü emperyalizm ile savaştığı için destekledi. 1920’lerde Kafkasya’da üç bağımsız devlet var. Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan üçü de İngiltere müttefikiydi.
STALİN RUSLAR TARAFINDAN NİYE İYİ BİLİNİR?
Sanayileşme ile ülke gelişti. İkinci Dünya Savaşı’nın lideridir. Nazizime karşı savaşmıştır. Stalin öldükten sonra Türkler biraz rahatladı. Stalin döneminde SSCB lokomotif üretiyor. Fakat lokomotifin her bir parçası Türki Cumhuriyetler ’de üretiliyordu. Stalin bu dağınıklığı organize ediyor. Bu şekilde birbirlerine muhtaç hale getirip bağımsızlıklarını engelliyordu. Devletler de bağımsız olurlarsa ekonomilerinin çökeceğini biliyorlardı.
Stalin zamanında çok sayıda evsiz vardı. Kruçev apartmanlar yaptırır ve aynı apartmanda patron, işçi, temizlikçi oturuyor. Komünist rejimin oturması sağlanmış oluyordu.