Tunus Hakkında Genel Bilgi
‘Arap Baharı’nın kıvılcımının yandığı ülke, yeni dönemde daha demokratik bir rejim ve istikrarlı bir ekonomiye kavuşmanın planlarını yapıyor.
Arap Baharı’nın başladığı ve görece en istikrarlı ilerlediği ülke konumundaki Tunus, Akdeniz kıyısının önemli limanlarından biri olarak tarih boyunca farklı imparatorlukların parçası olageldi. Ülke toprakları sırasıyla Fenikeliler’in bir kolonisi olan Kartacalılar, Romalılar, Bizans İmparatorluğu, Araplar, Osmanlı Devleti ve Fransa gibi güçlü ülkelerin egemenliğine girdi.
19. yüzyılda Fransa ve İtalya’nın çıkar çatışmasına sahne olan ülke, 1881’de Fransa tarafından işgal edildi.
Birinci Dünya Savaşı sonrasında başlayan bağımsızlık mücadelesi, 1956’da Fransa’nın Tunus’u bağımsız bir ülke olarak tanımasıyla başarıya ulaştı.
Ülkenin ilk devlet başkanı Habib Burgiba, otoriter bir tek parti sistemiyle tam 31 yıl boyunca yönetimde kaldı.
Burgiba, görevi sırasında Tunus’ta, Arap ülkeleri arasında görülmemiş bir şekilde liberal politikaları yürürlüğe koydu. Çok eşlilik yasaklandı, kadınlara geniş haklar tanındı ve ülkenin eğitim sisteminde geniş çapta reformlar gerçekleştirildi.
Uzun yıllar boyunca Batı yanlısı politikalar izleyen Burgiba, 1987’de kansız bir devrimle koltuğunu kaybetti. Burgiba’nın yerine Zeynel Abidin Bin Ali ülkenin yeni devlet başkanı oldu.
Bin Ali döneminde de Batı yanlısı politikalar sürse de, insan hakları ihlalleri, demokratik gelişimin sağlanamaması, belirli gruplara sağlanan imtiyazlar ülkede istikrarın kaybolmasına sebep oldu.
Siyasi ve ekonomik refahın uzun yıllar sağlanamadığı ülkede Aralık 2010’da, seyyar satıcı Muhammed Buazizi yetkililerin tezgahına el koyması ve gördüğü kötü muameleyi protesto etmek için kendini yaktı. Buazizi’nin hayatını kaybetmesi uzun yıllardır yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik ve enflasyonla boğuşan milyonlarca Tunusluyu harekete geçirdi.
Ülkenin dört bir yanında yönetimi protesto eden gösteriler düzenlenmeye başladı. Protestoların başkent sokaklarına taşmasıyla Bin Ali 14 Ocak 2011’de ülkeyi terketti.
Tunus’un ve çok sayıda Arap ülkesinin kaderini değiştiren olayın ardından yeni arayışlara yönelen ülkede Ocak ayının sonlarına doğru Bin Ali döneminin eski başbakanı Muhammed Gannuşi tarafından ‘Ulusal Birlik Hükümeti’ kuruldu. Tunus Meclis Başkanı Fuad Mebazaa 15 Ocak 2011 tarihinde geçici cumhurbaşkanı olarak atandı.
Eski sistemin sonlanması talebiyle devam eden kamuoyu baskısı karşısında Başbakan Gannuşi, 27 Ocak 2011 tarihinde ilk hükümette yer alan 12 bakanı dışarıda bırakan ikinci bir Ulusal Birlik Hükümeti kurulduğunu duyurdu.
Zeynel Abidin Bin Ali, kendini yakan Muhammed Buazizi’yi ziyareti sırasında.
AFP
Zeynel Abidin Bin Ali, kendini yakan Muhammed Buazizi’yi hastanede ziyaret etti.
Tepkilerin son bulmaması üzerine Gannuşi başbakanlıktan ayrıldı, anayasa askıya alındı ve seçim hazırlıkları başladı.
Ekim 2011’de ise yeni bir rejimin ve anayasanın temellerini atmakla yükümlü Ulusal Kurucu Meclis üyelerini belirlemek üzere seçim yapıldı.
Tunus’taki halk hareketi, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı etkisi altına alan ‘Arap Baharı’nın kıvılcımını yaktı. İsyanın ardından Libya, Mısır, Yemen gibi ülkeleri uzun yıllar yöneten liderler koltuğunu kaybetti ve bu bölgelerde yeni demokratik rejim arayışlarına girildi.
Siyasi yapısı
Tunus Ekim 2011’de yapılan seçimlerle belirlenen Ulusal Kurucu Meclis’teki (UKM) En Nahda, Laik Cumhuriyet ve Ettakatol Partisi tarafından oluşturulan koalisyon hükümetince yönetiliyor.
Seçimlerde 80 siyasi partiden 11 bin aday, 217 üyeli Ulusal Kurucu Meclis’e girebilmek için mücadele verdi ve 4 milyon 400 kayıtlı seçmen oy kullandı. Seçim sonucunda zafer oyların yaklaşık yüzde 40’ını alan İslamcı En Nahda partisi oldu.
Koalisyon anlaşmasına göre, Laik Cumhuriyet Kongresi Partisi’nin lideri Munsif El Marzuki cumhurbaşkanlığı koltuğunda, En Nahda Partisi Genel Sekreteri Hamadi El Cibali başbakanlık koltuğunda, Ettakatol Partisi lideri Mustafa Bin Cafer ise meclis başkanlığı koltuğunda oturuyor.
Ülkede cumhurbaşkanı tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen başbakan kabinesini belirliyor; kabinedeki bakanlar ise cumhurbaşkanının önünde yemin ederek göreve başlıyor.
Koalisyon hükümeti 39 üyeden oluşurken, UKM 217 sandalyeden meydana geliyor. 24 idari bölgeden oluşan ülkede bir sonraki seçim tarihi henüz netlik kazanmasa da, en geç 2013’ün başında meclis seçimlerinin yapılması hedefleniyor.
1959’da kabul edilen, 1988 ile 2002’de iki kez değişikliğe uğrayan ve isyan sonrası askıya alınan anayasa, UKM’nin yazacağı yeni anayasayla beraber tamamen tarihe karışacak.
Tunus’ta halk hükümeti protesto ediyor.
AFP
Yoksulluk ve işsizlikten bunalan Tunus halkı, Buazizi’nin eyleminden sonra harekete geçti.
Ekonomi
Pazar ekonomisinin etkin olduğu Tunus’ta turizm en önemli sektörlerin başında geliyor. Turizmin yanı sıra hizmet sektörü, tarım, tekstil, hafif sanayi ile bazı yeraltı kaynakları ülke ekonomisinin temel gelir kalemleri arasında yer alıyor.
Bin Ali döneminde yolsuzluğun artması Tunus ekonomisine büyük darbe vuruken, özellikle üniversite öğrencileri arasında işsizlik büyük oranlara ulaştı.
Yeni dönemde iş başına gelen geçici hükümet ekonominin istikrarlı hale gelebilmesi, mali sistemin düzene sokulması, işsizliğin azaltılması ve ülkenin bir yatırım merkezi haline getirilmesi için çalışmak durumunda.
Ülkenin sahil kesimiyle iç bölgeler arasındaki ekonomik eşitsizlik de istikrarı bozan temel etkenlerden.
Tunus’ta 2011 yılı genel bütçesi 10,15 milyar dolar olarak belirlenirken, 2010 yılı genel bütçesine göre yüzde 5 oranında artış öngörülüyor. Dünya Bankası verilerine göre 1987 yılında yaklaşık 7 milyar dolar olan dış borç, 2010 yılı sonunda 22 milyar dolara ulaştı.
Kişi başına düşen milli gelirin 9 bin 500 dolar olduğu Tunus’ta, işsizlik oranı yüzde 18 olarak kaydedildi (ekonomi ile ilgili veriler; word dosyası olarak açılır).
Kaynak: Al Jazeera ve ajanslar